Yirmi Beşinci Lem’a
Yirmi Beş Devadır
(Hastalara bir merhem, bir teselli, manevî bir reçete, bir iyadetü’lmarîz ve geçmiş olsun makamında yazılmıştır.)
İhtar ve İtizar
Bu manevî reçete, bütün yazdıklarımızın fevkinde bir süratle (Haşiye) telif edildiği gibi, hem umuma muhalif olarak, tashihata ve dikkate vakit bulmayarak, telifi gibi gayet süratle, ancak bir defa nazardan geçirildi. Demek, müsvedde-i evvel hükmünde müşevveş kalmıştır. Kalbe fıtrî bir surette gelen hatıratı sanatla ve dikkatle bozmamak için, yeniden tedkikata lüzum görmedik. Okuyan zatlar, hususan hastalar, bazı nahoş ibarelerden veyahut ağır kelimelerden ve ifadelerden sıkılıp gücenmesinler, bana da dua etsinler.
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ
اَلَّذٖينَ اِذَٓا اَصَابَتْهُمْ مُصٖيبَةٌ قَالُٓوا اِنَّا لِلّٰهِ وَاِنَّٓا اِلَيْهِ رَاجِعُونَ
وَالَّذٖى هُوَ يُطْعِمُنٖى وَيَسْقٖينِ ۞ وَاِذَا مَرِضْتُ فَهُوَ يَشْفٖينِ
Şu lem’ada, nev-i beşerin on kısmından bir kısmını teşkil eden musibetzede ve hastalara hakiki bir teselli ve nafi bir merhem olabilecek Yirmi Beş Devayı icmalen beyan ediyoruz.