İkinci Meselesinde ise: “Ahirzamanın dehşetli bir şahsı, sabah kalkar; alnında هَذَا كَافِرٌ yazılmış bulunur. Allahu a’lem bissavab bunun bir tevili şudur ki: O Süfyan, kendi başına Frenklerin serpuşunu koyup herkese de giydirir. Fakat, cebr-i kanun ile tamim ettiğinden o serpuş dahi secdeye gittiği için inşaallah ihtida eder. Herkes _yalnız istemeyerek_ bunu giymekle kâfir olmaz.” denilmektedir.
Dördüncü Meselesinde: “Rivayette vardır ki: ‘Ahirzamanda Allah Allah diyecek kalmaz.’ 1 ﻻَيَعْلَمُ الْغَىْبَ اِﻻَّ اللّٰهُ bunun bir tevili şu olmak gerektir ki: Allah, Allah deyip zikreden tekyeler, zikirhaneler, medreseler kapanacak ve ezan ve kamet gibi şeairde, ismullah yerine başka isim konulacak.” denilmektedir.
Yedinci Mesele: “Rivayette vardır ki: ‘Süfyan büyük bir âlim olacak. İlmi ile dalâlete düşer. Ve çok âlimler ona tabi olacaklar’ الْعِلْمُ عِنْدَ اللَّهِ bunun bir tevili şudur ki: Başka padişahlar gibi; –ya kudret veya kabile ve aşiret veya cesaret ve servet gibi– vasıta-yı saltanat olmadığı halde, zekâvetiyle ve fenniyle ve siyasî ilmiyle o mevkii kazanır ve aklı ile çok âlimlerin akıllarını teshir eder; etrafında fetvacı yapar. Ve çok muallimleri kendine taraftar eder. Ve din derslerinden tecerrüd eden maarifi rehber edip tamime şiddetle çalışır.” denilmektedir.
Yirmi Meselenin tetimmesi olarak yazılan üç meselenin birincisi: “Rivayetlerde, Hazret-i İsa'ya (a.s.) Mesih namı verildiği gibi; her iki Deccala dahi mesih namı verilmiş. Ve bütün rivayetlerde
مِنْ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ مِنْ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ
denilmiş, bunun hikmet ve tevili nedir?”