tamamıyla Sâniin kemalinden tecelli eden gölgeden muktebestir. Öyle ise, Sâni’de bulunan cemal, kemal, hüsün, umum kâinatta bulunan umum cemallerden, kemallerden, hüsünlerden gayr-i mütenahî derecelerle yüksektir. Zira, ihsan in’am edenin servetinden doğar ve servetine delildir; icad, icad edenin vücuduna delâlet eder; icab, mucibin vücuduna bürhandır; verilen hüsün verenin hüsnüne delildir. Ve keza, Sâni-i Zülcelâl, bütün nevakıstan pak ve münezzehtir. Çünkü noksaniyet, maddiyatın mahiyetlerindeki istidadın kılletinden ileri gelir. Halbuki, Cenab-ı Hak maddiyattan değildir. Ve keza, Sâni-i Kadim-i Ezelî kâinatın ihtiva ettiği eşyanın cismiyet, cihetiyet, tegayyür, temekkün gibi istilzam ettikleri levazım ve evsaftan beri ve münezzehtir. Kur’an-ı Kerim şu iki hakikate “Allah’a misil yapmayın!” manasına olan فَلاَ تَجْعَلُوا لِلّٰهِ اَنْداَدًا ayetiyle işaret etmiştir.
Delil-i imkânî: Bu ayetin, Sâniin vücuduna işaret eden delillerinden birisi de delil-i imkânî’ dir ki, وَاللّٰهُ الْغَنِّىُ وَاَنْتُمُ الْفُقَرَۤاءُ ayetiyle işaret edilmiştir.
Bu delilin hülâsası: Kâinatın ihtiva ettiği zerrelerden her birisinin gerek zatında, gerek sıfatında, gerek ahvalinde ve gerek vücudunda gayr-i mütenahî imkânlar, ihtimaller, müşkilâtlar, yollar, kanunlar varken; birdenbire, o zerre gayr-i mütenahî yollardan muayyen bir yola süluk eder ve gayr-i mahdut hallerden, bir vaziyete girer ve gayr-i ma’dud sıfatlardan bir sıfatla vasıflanır ve doğru bir kanun üzerine mukadder bir maksada harekete başlar ve vazife olarak uhdesine verilen herhangi bir hikmet ve bir maslahatı derhal intac eder ki, o hikmet ve o maslahatın husule gelmesi, ancak o zerrenin o çeşit hareketiyle olabilir. Acaba o kadar yollar ve ihtimaller arasında o zerrenin macerası, lisan-ı hâliyle, Sâniin kasd ve hikmetine delâlet etmez mi?
İşte her bir zerre müstakilen kendi başıyla, Sâniin vücuduna delâlet ettiği gibi; küçük büyük herhangi bir teşekküle girerse veya hangi bir mürekkebe cüz’ olursa, girdiği ve cüz’ olduğu o makamlarda kazandığı nisbete göre, Sâniine olan delâletini muhafaza eder.