Elcevap: İttihad-ı Muhammedî sair cemiyatın akran ve emsali değildir. Belki umumun pederi ve mürşididir. O yıldızlara, bu şems ziya verecek. Ve her dairenin mafevkinde ve sair devaire muhittir. Zira manen livaü’l-hamd-i Muhammedî altına girmeyen mü’min yoktur. Lâsiyyema, asakir-i muvahhidîn, cemiyetin hedef-i maksadı olan muhabbet ve uhuvvete ve i’lâ-yı kelimetullaha tamamıyla mazhardırlar. Asıl ittihad-ı Muhammedî’nin saff-ı evvelini umum asakir-i muvahhidîn teşkil eyler. Biz bu İttihad-ı Muhammedî ile isteriz ki, umum millet de asker gibi müttehid ve yek-vücud olsun. Ve o muhabbet ve uhuvveti kuvveden fiile çıkarsınlar. Ve müdafi ve muhafız-ı hukuk ve hallâl-ı müşkilât efkâr-ı ammeyi tevlid ve tehzib etsin. Zira katre katre su, müteferrik kalsa kurur, hebaya gider. İttihad ile bir havz-ı âb-ı hayat olur. "Ey Ümmet-i Muhammed" ve ittihad bu Muhammedî’nin 1 sadası umum mü’minlere bir ‘arş’ emridir. Mübareze-i hayat meydanında tarik-i terakkide parlak müstakbel tarafına asker gibi sizi sevkediyor.
Sual: “Anâsır-ı gayr-ı müslimeyi de ittihad-ı İsevî ve Musevîye teşebbüslerine teşviktir. Bu ise, taassubla ve iftirakla meşrutiyete darbe vurulmaz mı?”
Elcevap: Zarar yoktur, onlar da yapsınlar. Ve hem de çoktan yapmışlar. Şimdi bir Nebiyy-i Zîşan’ın ismine istinad ile bir cemiyet çıksa; ya o Nebiyy-i ihtiramı tasdik ve tebcil ve muhabbeti izhar içindir, bu ise husumeti davet etmez veyahud ona mensub âyinleri icra etmektir. Bu olsa, ferman-ı لاَ إِكْرَاهَ فِي الدِّينِ ile hürriyet-i mezhebiye teessüs ettiğinden, münakaşaya mahal olmaz. Eğer siyasiyat ve maddiyata karışmasına vesile addedecekler ise, buna muvaffak olamazlar.